“Onu
övenler de yerenler de ’maceracı, atak, çifte tabanca taşıyan, attığını vuran,
sıcak çatışmaya girmekten çekinmeyen’ bir kişiliği olduğunu anlatıyorlardı. Her
zaman kendi maceracı kişiliğine uygun
bir istihbarat örgütünün başında olmayı arzulamıştı. Bu amacına ulaşmak için
yükselmeye çalışırken teşkilatı yasal çizgide tutmaya çalışan yönetimlere ters
düştü. Onun otuz yıllık meslek yaşamını incelerken, istihbarat örgütünün
yasadışı uygulamalarının tarihiyle tıpatıp örtüştüğünü gördük. Bu tür
uygulamalardan hangisinin derinlerine dalsak orada onun da ayak izlerine
rastladık.” (önsöz'den)
Mehmet Eymür,
yıllarca birlikte çalıştığı, pek çok önemli olaya birlikte imza attığı Hiram
Abas'tan 'mümtaz şahsiyet' diye söz eder. Abas'ın Hiram adı hariç Masonlukla
hiçbir ilgisinin bulunmadığını belirten Eymür bu kitapla ilgili olarak şu
görüşlerini paylaşmıştır: "Kitap yakın tarihimizden çizgileri ile hayli
ilgi çekici. Bu devri yaşayanların belki de birçoğunun unuttuğu olaylar, sinema
şeridi gibi gözler önüne geliyor. Uzun bir çalışmanın mahsulü olduğunu da kabul
etmek lazım. Kitabın bu artılarından sonra eksilerine değinmek istiyorum. Bay
Pipo, yakın tarihimizle bütünleştirilen Hiram Bey ile ilgili bir dolu yanlış,
kasıtlı ve hayali bilgiyi ihtiva ediyor. Kitabın önsözünde, yazarlar her ne
kadar şahsi görüşlerini yansıtmadıklarını, sonuca varamadıkları, kanıtlarından
emin olamadıkları durumlarda ise olguları ve iddiaları sıralayarak, yargıyı
okuyucuya veya başka araştırmacılara bıraktıklarını söylüyorlarsa da, kitabın
Hiram Abas ile ilgili bölümleri, yazarların Hiram Bey'i küçük düşürücü tarif ve
ifadeleri ile dolu. Bu kitabın bütünü için de sual işaretleri getiriyor. Hiram
Bey Türkiye Cumhuriyeti'nin İstihbarat Teşkilatının Müsteşar Yardımcılığına
kadar gelmiş, MİT tarihinde bir ekol olmuş, ender yetişen istihbarat görevlilerinden
biriydi. Kitapta Hiram Bey'in hemen hemen bütün tanıdıklarının, birçok MİT
yöneticisinin "mason" olduğu iddia edilmiş, olaylar, terfiler,
tayinler bu mason ilişkisine dayandırılmış. Kitabın bu bölümlerini okurken
adeta komplo teorileri ile meşhur Aydınlık gazetesini okuduğunuzu
zannediyorsunuz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder