Kız
kardeşinin çocuğunu açlıktan kurtarmak için ekmek çalan Jean Valjean yakalandığında
beş yıl hapis cezası alır. Fakat mahkumiyeti sırasında kaçmaya çalıştığı için
cezasını tamamlaması tam 19 yıl alır. Cezası bittiğinde yeniden hayata
tutunmaya çalışır fakat eski bir mahkum olduğu için toplum tarafından dışlanır.
Ne açlığını giderebilecek ekmek ne de soğuk günlerde ısınabilecek bir yer
bulabilir. Yolu bir piskopos ile kesişir. Piskopos ona yemek ve yatacak yer
sunar. Fakat o piskoposun gümüşlerini çalarak kaçar. Yakalanması uzun sürmez ve
suçunu onaylaması için piskoposun karşısına getirilir. Piskopos durumu görünce
gümüşleri kendisinin verdiğini, hırsızlığın söz konusu olmadığını söyleyerek
onun serbest bırakılmasını sağlar. Dahası ona iki gümüş şamdan daha verir ve
karşılığında tek bir şey ister. Tüm bu gümüşleri iyi bir insan olma yolunda
kullanacaktır. Yıllar geçer ve Jean Valjean sahte bir kimlik ile iş hayatına
atılır. Çok zengin olur, üstelik kasabanın belediye başkanı olarak yardımsever
ve sevilen birisidir. Polis şefi Javert onun göründüğü gibi biri olmadığı
konusunda her zaman şüphelenmiştir. Fakat Jean Valjean’ın konumu nedeniyle
elinden bir şey gelmez. Küçük bir kızı olan Fantine, fakir bir işçidir. İşini
kaybettiğinde hayat kadınlığına sürüklenir. Günün birinde tutuklanma
tehlikesine karşı onu Jean Valjean kurtarır ve hastaneye yatırır. Fakat Fantine
yaşadıklarına daha fazla dayanamaz ve ölür. Jean Valjean’dan kızına sahip
çıkmasını ister.Jean Valjean’ a benzeyen masum biri tutuklanır. Jean Valjean kendi yerine
başkasının tutuklanmasını vicdanına sığdıramaz ve gerçek kimliğini açıklar.
Fakat Fantine’e verdiği sözü yerine getirebilmek için bir kez daha kaçar. Fantine’in
küçük kızı Cossette’in yerini bulur. Cossette beş senedir bir han işleten
Thénardierlerle kalmaktadır. Thenardierler Cosette'i pis işlerini gören bir
hizmetçi gibi kullanmakta, ona hakaret etmektedir. Jean Valjean onu serbest
bırakmaları için para öder. Birlikte Paris'e giderler. Yıllar sonra Cosette
artık büyümüş ve güzel bir kız olmuştur. Jean Valjean kaçak hayatına bir
şekilde devam eder fakat polis şefi Javert peşini bırakmaz. Cosette, Marius
adındaki gence aşık olur. Fakat Javert, Jean Valjean’ın izini bulunca
birbirlerinden ayrılmak zorunda kalırlar. Bu sırada ihtilal başlar ve Marius
ayaklananların arasında yer alır. Ayaklanma sırasında Javert yakalanır ve
esir düşer. İdam edileceği zaman Jean Valjean ortaya çıkar ve idam etme görevi
ona verilir. Fakat Jean Valjean, Javert’in kaçmasına izin verir. Bu sırada
ihtilal sert bir şekilde bastırılır ve Marius yaralanır. Onu ölümden ise yine
Jean Valjean kurtarır. Marius’un tüm arkadaşları öldürülür ve Jean Valjean
yaralı Marius’u hastaneye götürürken Javert’e yakalanır. Fakat Jean Valjean
ölümü göze alarak Marius’u hastaneye götürür. Javert hiç bir şey yapmaz. Daha
sonra görevini yerine getirmediği ve duygularını işine karıştırdığı için
intihar eder. Marius iyileşir ve Cosette ile evlenir. Jean Valjean,
Javert’e verdiği sözü tutarak teslim olmaya gider fakat Javert’in öldüğünü
öğrenir. Bir süre sonra kendisi de hayata veda eder. Bir zamanlar piskoposun
ona hediye ettiği iki şamdanı yanından hiç ayırmamıştır ve öldükten sonra da
şamdanlar mezarının başucuna konulur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder