7 Mart 2018 Çarşamba

ZÜLKARNEYN_İskender Türe

✮✮✮✮
“Bir de sana Zülkarneyn'i soruyorlar. De ki: “Size ondan bir hatıra okuyacağım.” O'nu biz dünyada kudret sahibi kıldık ve muhtaç olduğu her şeye ulaşacak bir sebep verdik.  O da (batıya doğru) bir yol tuttu.  Sonunda güneşin battığı yere kadar ulaştı ve onu kara balçıklı bir gözede batmakta buldu, yanında (kafir) bir kavim gördü. Dedik ki: “Ey Zu'l-Karneyn, ya (onlara) azab edersin veya onların hakkında iyi davranırsın.” Zülkarneyn: "Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız. Sonra o Rabbine döndürülür. O da kendisini görülmedik bir azaba uğratır" dedi.  "Her kim de iman eder ve salih amel işlerse ona mükafat olarak daha güzeli var. (Üstelik) ona emrimizden kolay olanı söyleyeceğiz."  Sonra yine (doğuya doğru) bir yol tuttu.  Güneşin doğduğu yere ulaşınca onu, kendileriyle güneş arasına örtü koymadığımız bir halk üzerine doğar buldu.  İşte böyle. Şüphesiz biz onun yanındakileri ilmimizle kuşatmışızdır. Sonra (kuzeye doğru) bir yol tuttu.  İki seddin arasına ulaşınca, bunların önünde, neredeyse hiçbir sözü anlamayan bir kavim buldu.  Dediler ki: "Ey Zülkarneyn! Ye'cüc ve Me'cüc bu dünya'da bozgunculuk çıkarıyorlar. Onlarla bizim aramıza bir sed yapman karşılığında sana bir vergi verelim mi?" Zülkarneyn: "Rabbimin bana verdiği (imkan ve kudret, sizin vereceğinizden) daha hayırlıdır. Şimdi siz bana gücünüzle yardım edin de, sizinle onların arasına sağlam bir engel yapayım" dedi. "Bana demir kütleleri getirin" dedi. İki yamacın arasındaki boşluğu (dağlarla) bir hizaya getirince "körükleyin!" dedi. Demiri eritip kor (gibi) yapınca da, "Bana getirin, üzerine eritilmiş bakır (katran) dökeyim."  Artık onu ne aşabildiler, ne de delebildiler.  Zülkarneyn: "Bu, Rabbimin bir rahmetidir. Rabbimin vaadi (kıyametin kopma vakti) gelince onu yerle bir eder. Rabbimin vaadi haktır" dedi.”(Kehf Suresi, 83-98)
Onun bir peygamber mi, veli mi, yoksa bir kral mı olduğuna dair çeşitli rivayetler olsa da yazar, Kuran-ı Kerim’de hikayesi anlatılan Zülkarneyn’in kimliğinden ziyade yaptığı seyahatleri üzerinde  çalışarak klasik anlayıştan farklı sonuçlara ulaşmıştır.
Yazarın yorumuna göre güneşin battığı yere yapılan yolculuk, bilinen şekliyle dünyada bulunan ve güneşin batışının görüldüğü bir yere değil,  güneşiyle birlikte bir kara deliğe doğru çekilen gezegene yapılan seyahati temsil etmektedir. Aynı şekilde güneşin doğduğu yere yapılan yolculukta da gecesi olmayan bir gezegene seyahatin (çift güneşli bir sistem) anlatıldığını iddia eder. İki sedd arasına yapılan yolculukta ise dünya dışı canlıların Ye’cüc-Me’cüc kavminden kendilerini koruması için, Zülkarneyn’den, onların gezegeni ile kendi gezegenleri arasında set yapmalarını istediklerini anlatır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder