Fazıl
Reşat Paşa’nın Sabiha ve Selva adında
iki kızı vardır. Kızlar kolejlerde okuyup,piyano ve dil dersleri alırlar ve çok
kültürlü yetişirler. Sabiha çay partisinde
Macit’le tanışır ve evlenirler. Selva ise
liseden arkadaşı Rafael Alfandiri’yi sever ama Rafo yahudi olduğundan babasını
razı edemez. O sırada tüm Avrupa’da savaş vardır. Macit üst düzey bir göreve
yükselir, telefonlar ve toplantılar Macit ile Sabiha’yı birbirinden uzaklaştırır.
Selva ise babasının karşı çıkmasına rağmen Rafo ile evlenerek Marsilya ya
yerleşir. Bulundukları bölgede Naziler, Türk pasaportu yanında olmayanları ve yahudileri
bir yük vagonuna doldurup esir kamplarına götürürler. Selva ve Rafo şehirden
ayrılamazlar. Sabiha’nın arkadaşı Tarık Fransa’da görevlendirilince Selva’ya
yardım edeceğine söz verir. Tarık, Paris’e iner inmez Selva’yı arar. Selva ve
kocası için pasaport ayarlanır fakat yol çok tehlikelidir. Türkiye’ye nasıl
ulaşacaklarını bilemezler. Yahudi olan Türkleri ve pasaportu olmayanları ek bir
vagona doldurup İstanbul’a götürecek bir tren olduğunu öğrenirler. Fakat trenin
güvenli olarak nereden gitmesi gerektiğine karar veremezler. Tren Almanya’ya
üzerinden gidecektir. Zaten Berlin’in ortasından geçen bir trenden kim şüphelenir?
Yola çıkılır, birkaç kez Naziler kolaçan ederler ama bir sorun çıkmaz. Sağ salim
Sirkeci Garına ulaşırlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder