Cemal
Paşa’nın karargahının bulunduğu Kudüs’e yakındır Zeytindağı.
Birinci
Dünya Harbi patlak verdiğinde Falih Rıfkı yedek subay olarak orduya alınır ve
Cemal Paşa’nın karargahına tayin olur. Falih Rıfkı’nın, Cemal Paşa ile beraber
çalışmaya başladıktan sonra, Suriye, Filistin ve Hicaz’da yaşamış oldukları,
bir devrin çöküşünü, Mehmetçiğin Arap çöllerinde nasıl kırıldığını, yenilgiden
sonra bir vagon dolusu "mecidiye altınını" bile nasıl bıraktığımızı gözler
önüne sermektedir. Suriye ve Filistin’de durdurulamayan İngiliz seli Mustafa
Kemal tarafından Halep aşağısında tutulmuştur. Artık yalnız Anadolu ve
İstanbul düşünülür. İmparatorluğa ve onun rüyalarına “Allahaısmarladık! “
denir.
Cemal
Paşa harap Anadolu topraklarını gördükçe
–
“Keşke vazifem buralarda olsaydı, keşke o altın sağanağı ve enerji fırtınası,
bu durgun, boş ve terk edilmiş vatan parçası üstünden geçseydi. Anadolu
hepimize hınç ve güvensizlikle bakıyordu. Yüz binlerce çocuğunu memesinden
sökerek alıp götürdüğümüz bu anaya şimdi kendimiz pişmanlığımızı getiriyoruz.
Kumar oynadık ve kaybettik” diye düşünmektedir.
–
Paşam bu harbe niçin girdik? Sorusuna verdiği cevap ise:
–
Aylık vermemek için! Hazine tamtakırdı. Para bulabilmek için ya bir tarafa
boyun eğmeli, ya öbür tarafla birleşmeli idik, olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder