22 Kasım 2017 Çarşamba

KİMSE KIZMASIN KENDİMİ YAZDIM_Hasan Cemal

✮✮✮✮
Bugüne kadar dokuz kitap yazdım. Beni en çok zorlayan kimse kızmasın kendimi yazdım oldu.İnsanın kendi siyasal geçmişiyle hesaplaşması, kendi kendisiyle yüzleşmesi kolay değil. Hele bizdeki gibi itiraf geleneği pek olmayan bir ülkede, "Ben bir zamanlar böyle düşünüyordum, şimdi değiştim," diyebilmenin epeyce güçlükleri olduğunu yaşayarak da gördüm.”
Hasan Cemal kendi siyasi tarihini, kendi siyasi kişiliğinin oluşumunu artıları ile eksileri ile anlatır. Siyasi tarihi ile hesaplaşmaya girer. Yazar 60 ‘lı, 70 ‘li yıllardaki siyasi düşüncelerini ortaya koyar. Moskova' ya sempati ile bakan sol bir çizgidir bu. Çok partili demokrasiyi “Cici Demokrasi “ diyerek alaya almaktadır. Sorunların ancak tek partili totaliter bir sistem içerisinde çözülebileceğini savunmaktadır. Yazarın da yazı işleri müdürü olarak yer aldığı Devrim gazetesi Doğan Avcıoğlu yönetiminde o dönem askeri tahrik etme yönünde önemli çalışmalar yapmaktadır. Yazar bugün bulunduğu noktadan tüm bu görüşleri eleştirir. “Özgürlük demokrasi değil, ideolojiler savunuluyordu. Dünya üzerindeki hızlı ve kapsamlı gelişmeye ayak uydurma değil, statükocu bir tavır benimseniyordu. Bu şekliyle de bu kişilerin tavırları, özgürlükçü demokratik olmaktan çıkarak tutucu bir tarza giriyordu. “ der. 60 ‘lı yıllarda içinde bulunduğu ideolojinin yanlışlıklarını yaşadığı olaylardan örneklerle eleştiriler getirir. Demokrasiyi kendi düşüncelerini hakim kılmak için bir araç olarak kullandıklarını, açıkçası iktidar olabildikleri takdirde kendi düşünceleri dışındaki düşüncelere fırsat tanımayacaklarını düşündüğünü belirterek o zamanki demokrasi anlayışını eleştirir. Yazar12 Mart Muhtırası olaylarına da değinir. Farklı totaliter rejimlerin dünya üzerinde yaşandığına, fakat bunların hiçbirinin ayakta kalamadıklarına, çöktüklerine, ayakta kalanların ise çağdaşlık ve refah düzeyleri konusunda çok çok geride kaldıklarına dikkat çeker. Oysaki yaşayan devam eden tek sistem özgürlükçü demokrasidir. Bununla beraber yazar   Faşizmin, Nazizmin , Komünizmin çöküşü ile demokrasiye dönük tehdit bitmediğini söyleyerek Radikal İslami harekete değinir.Ve kitabı, uzun yıllar çalıştığı, etkisinde çok kaldığı, ancak bir süre sonra siyasi çizgilerinin ayrıldığı yazar Doğan Avcıoğlu ‘nun ölümüne ve onunla ilgili son duygularına değinerek tamamlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder