19 Temmuz 2017 Çarşamba

PROFESÖR_John Katzenbach

✮✮
Psikoloji profesörü olan Adrian, nadir rastlanan, çok hızlı ilerleyen ve ölümcül olan demans hastası olduğunu öğrenir. Bu hastalık sebebi ile hayaller görmekte ve ciddi unutkanlıklar yaşamaktadır. Tüm anılarını kaybederek, kim olduğunu bilmeden ölmek fikri onu korkutur. Henüz kendindeyken intihar etmeye karar verir. Evine dönerken, yol kenarında yürüyen on altı yaşlarında, sırt çantasında oyuncak ayısı görünen bir kızın yanında kısa bir süreliğine duran ve içinde bir kadın ile bir erkeğin bulunduğu araç hızla hareket ettiğinde, kızın artık orada olmadığına şahit olur. Yerde, içinde Jennifer yazan şapkayı bulduğunda kızın kaçırıldığını düşünür. Kızın ailesi polise haber vermiştir. Jennifer daha önce de evden kaçtığı için normal prosedür işletilir. Profesör hafızasını kaybetmeden önce kızı bulmak ister. Elinde şapkayla mahallede dolaşarak Jennifer’ın ailesine ulaşır. Bu süreçte ölmüş olan aile bireylerinin hayalleri ile konuşarak kendi araştırmasını sürdürür. Onu arayan polis memuru Terri ile işbirliği yapar. Fidye istenmediği için o yaşta bir kızın cinsel saldırı için kaçırıldığını düşünürler. Jennifer, özel üyelik gerektiren internet sitesi sahipleri Linda ve Michael isimli çift tarafından kaçırılmış, ıssız bir çiftlikte odaya kapatılmış, kendisine “4 numara” ismi verilmiştir. İçerisinde kameralar bulunan odada Jennifer'a yapılanlar, online olarak, dünyanın dört bir yanındaki hastalıklı zengin insanların izlemesi için paylaşılır. Profesör bir çocuk tacizcisinin yardımıyla bu siteye ulaşır ve IP bağlantılarını takip ederek çiftliğin yerini öğrenir. Çiftliğe ulaşır. Terri de peşinden gelmiştir. Çıkan çatışmada Jennifer’ı kaçıran çift ve Terri ölür. Jennifer’ı sağ salim çiftlikten çıkaran Profesör vurulur. Kendine geldiğinde hafızası onu terk etmiştir.

15 Temmuz 2017 Cumartesi

ÖTEKİ_Dostoyevski

✮✮✮✮
Dokuzuncu dereceden devlet memuru Yakov Petroviç Golyadkin’e doktor Krestyan İvanoviç, yaşam şeklini değiştirmesini ve insanlardan korkmamasını tavsiye eder. Bu tavsiyeye uymak isteyen Golyadkin, zor zamanlarında kendisine destek olan ve iş bulan Olsufiy İvanoviç’in evindeki yemeğe teklifsiz gidebileceğini düşünür fakat kapıdan geri çevrilir.  Onun kızı Klara Olsufyevna onuruna verilen bir doğum günü ziyafetine davet edilmeden katılır. Ona iyi dileklerini sunmak ister fakat ne olduğunu anlamadan kolundan tutularak şaşkın bakışlar altında utanç içinde oradan uzaklaştırılır. Bir süre sonra Klara ile dans etme girişiminde bulunur. Klara’nın çığlığı ile kendini orkestranın sustuğu herkesin kendine baktığı bir ortamda bulur. Kimi zaman gülümser, kimi zaman mırıldanır. Bu ziyafetten de kapı dışarı edilen Golyadkin berbat bir havada, gelene geçene çarparak, kendini kaybetmiş bir halde koşarak evine ulaşmaya çalışır. Yolda kendisine benzeyen bir adam görür.  Onu takip ederek kendi evine gelir ve içeri girdiğinde her şeyiyle kendisinin bir eşi olan “öteki” Bay Golyadkin'le karşılaşır . Sabah çalıştığı daireye gittiğinde Öteki'nin orada yeni çalışmaya başladığını öğrenir. Aynı isimde ve tıpatıp birbirine benzeyen iki kişinin varlığı diğer çalışanları rahatsız etmemiş gibi görünmektedir. Golyadkin  “Öteki”yi evine davet eder. Öteki geçmişiyle ilgili Bay Golyadkin’in hikayesiyle neredeyse aynı olan bir hikaye anlatır. Sabah uyandığında Öteki gitmiştir. Bu geceden sonra Öteki  artık Bay Golyadkin’e arkadaşça davranmaz. İş yerinde etkili olmaya başlar.  Bay Golyadkin’i  sinirlendirip utandıracağı olaylar yaratır. Öteki’nin ismini ve yaşamını çaldığını düşünen  Bay Golyadkin anlaşma yolları bulabilmek için onunla konuşmaya çalışır, mektup yazar. Karşılık alamaz. İşinden emekli edilir. Klara’dan kendisini  kaçırmasını isteyen bir mektup alır. Onu beklemek için akşam karanlığında evinin önündeki odun yığınına gizlenir. Vazgeçer , oradan ayrılır. Sonra geri döner. Öteki onu bulur ve kolundan tutarak Olsufiy İvanoviç’in evine sokar.  Bay Golyadkin evdeki bir sürü insanın kendi adımlarını izlediklerini, aralarında fısıldaştıklarını, bir şeyleri yorumladıklarını duyar ama ne olduğunu anlayamaz. Bakışlar altında ezilir. Salona bir yabancı girer ve tüm gözler ona çevrilir. Bu yabancıyı Bay Golyadkin uzun zamandır tanır. Onu çok kez görmüştür. Doktor Krestyan İvanoviç, Bay Golyadkin’i, elinden tutarak Öteki’nin hain bir sevinç parıltısı taşıyan bakışları altında bir kupa arabasına bindirir ve götürür.

13 Temmuz 2017 Perşembe

EFSANE_İskender Pala

✮✮✮

Akdeniz’in çevresinde adı anıldığında herkesin korkudan titrediği, İspanya’da Müslümanların kökünü acımasızca kazıyan, Endülüs devletini ortadan kaldırarak bütün Hristiyan dünyasının hakimi olan ve Avrupa’da Ferdinand diye bilinen, Kastilya Kralı Fernando Malaga’da küçükken ölen kızı için bir yazlık yaptırmıştı. Bir köle pazarından alınan Billure Malaga’daki bu eve geldiğinde 12 yaşındaydı. Mektebin başpapazı onun Müslüman olduğunu saklamak için Billure’ye Beatrix adını koyar. Beatrix okulunu sevmişse de en çok özlediği şey Türkçe konuşabilmektir. 5 dille birlikte harita çizimini ve okumasını bilen Alkala ile tanışır. Beatrix Alkala’ya Türkçe öğretecek, Alkala ise ona Arapça ve Almanca ile birlikte harita okumayı öğretecektir. Beatrix 15 yaşına geldiğinde Fernando’nun sarayına bakire bir kız isterler. Bunun üzerine Alkala ve başpapaz Beatrix’in kaçmasına yardım ederler. Alkala Beatrix’i bir köye götürür ve ona bir gemi bulmaya çalışır. Fakat köle tacirleri Beatrix’i kaçırırlar. Beatrix nereye gideceğini bilmeden başka kızlar ile birlikte bir gemiye doldurulur. Akdeniz kıyılarında Osmanlı gemileri onların gemisine saldırır ve kızların hepsini kurtarırlar. Gemide Osmanlılar onları köle pazarında satar ve kilise onları satın alır. Alkala, Beatrix’i aramak için iyi bir fırsat olduğunu düşünerek Hızır Reis’in gemisinde harika okuma ve çizimi üzerine işe başlar. Kısa sürede Hızır Reis’in en güvendiği adamlarından bir tanesi haline gelir. Beatrix satıldığı kilisede rahibe olur. Bu yüzden kendisinden nefret edeceğini düşündüğü Alkala’dan umudunu tamamen keser. Alkala’nın arayışları sonucu Beatrix’i bulunca rahibeliğin engel olmadığı söyler. Onların hikayesi mutlu sona ulaşır. 

Sekiz yıl sonra Hızır Hayreddin Paşa ölür. Hayreddin Paşa vasiyeti üzerine Sinan ustanın yaptığı türbeye suyun altına gömülür. Türbesi gece gündüz her daim ışıkla nurlandırılır.
Bundan böyle Hayreddin Paşa’nın aziz hatırası için Osmanlı donanması ne vakit sefere çıksa önce buraya gelecek, ruhuna Fatiha okuyacak, dönüşte zafer duasını onun huzurunda yapacaktır. Bundan böyle türbesinin önünden geçen her gemi hız kesip onu selamlayacak eğer gece ise fenerlerini kısacaktır. 

11 Temmuz 2017 Salı

HAYVAN MEZARLIĞI_Stephen King

✮✮✮✮

Dr. Louis Creed eşi Rachel, kızı Ellie ve ufak oğlu Gage ile birlikte Ludlow’a taşınır. Üniversite kampüsünün sağlık sorumlusudur. Hemen önündeki yolun sıklıkla tırlar tarafından kullanıldığı güzel bir evde yaşamaya başlarlar. Evin arka bahçesinden uzanan bir patika sonunda evcil hayvanlar mezarlığı vardır. Evin karşısında yaşayan komşuları Jud onlara hayvan mezarlığını gösterir ve yoldan dolayı kedilerine dikkat etmelerini söyler. Louis’in eşi ve çocukları ailelerini görmek için birkaç günlüğüne evden ayrılırlar. Ellie’nin kedisine tır çarpar. Louis ölüm hakkında hiçbir bilgisi olmayan kızına kedinin öldüğünü söyleyemez. Komşusu Jud, Louis’e kediyi alarak kendisini takip etmesini söyler. Hayvan mezarlığının ilerisinde eski bir Kızılderili mezarlığına götürür. Jud ve Louis kedinin ölü bedenini bu mezarlığa gömerler. Bir sonraki gün kedi eve geri döner fakat tarif edilemeyen bir farklılık vardır. Gözlerinde bulanık, sinsi bir bakışla her ne kadar yaşıyorsa da sanki “ölü”dür. Ailenin küçük oğlu Gage bir anlık dalgınlık üzerine yola çıkar ve ona tır çarpar. Gage’in ölümü aile için tam bir yıkım olur. Louis’in yeniden mezarlığı kullanmak isteyebileceğini tahmin eden Jud onunla konuşarak ölümün bazen öyle bir yaşamdan daha iyi olduğuna ikna etmeye çalışır. Fakat Louis eşini ve kızını tekrar ailesinin yanına gönderir, çocuğunun mezarını kazarak onu alır ve Kızılderili mezarlığına gömer. Ellie babasının kötü bir şey yaptığını rüyasında görür ve annesine söyler. Annesi evi arar ama Louis’e ulaşamaz. Jud’u aradığında Jud ona her şeyi anlatacağını fakat telefonda olmayacağını söyler. Bunun üzerine ani bir karar ile Ludlow’a dönen Rachel Jud’un evine gittiğinde onun kan gölünün ortasındaki bedeniyle karşılaşır. Mezarlıktan eve döndüğünde yorgunluktan uyuya kalan Louis uyandığında küçük ayak izlerini görür. İzleri takip ederek odasına çıkar, doktor çantasının karıştırıldığını gördüğünde neşterin kayıp olduğunu fark eder. Eşinin ailesi telefon ederek Rachel’in oraya ulaşıp ulaşmadığını sorarlar. Olanları anlayan Louis yüksek dozda morfin bulunan iğnelerle Jud’un evine gider. Evin önündeki kediyi iğne ile öldürür. Oğlunu bulmaya çalışırken ilk önce Jud’un cesetini bulur. Daha sonra da karısının. Oğluna da morfin enjekte ederek onu öldürür. Eşini alan Louis evi yakarak onlardan kurtulur. Eşini, geri dönmesi için, Kızılderili mezarlığa gömer. 

8 Temmuz 2017 Cumartesi

İNCE MEMED_Yaşar Kemal

✮✮✮✮
1.CİLT
On bir yaşındaki Memed anasıyla birlikte Abdi Ağa’nın beş köyünden biri olan Değirmenoluk’ta yaşar. Ağa’nın zulmünden bıkan Memed,  köyden kaçar ve başka bir köyde çobanlık yapar. İki sene boyunca annesinin özlemiyle yaşayan Memed köye geri döndüğünde kaçmasına çok kızan Abdi Ağa, Memed ve anasını açlıkla baş başa bırakır. Büyüyüp delikanlı olduğunda Hatçe’ye sevdalanan Memed Hatçe’yi Ağa’nın yeğenine nişanladıklarında onu kaçırır. Haberi duyan Abdi Ağa, yeğeni Veli, iz sürme ustası Topal Ali ve adamları ile onların peşlerine düşer. İzleri takip eden Topal Ali onları ormanda bulur. Abdi Ağa’nın adamları ve Memed arasında çatışma çıkar. Çatışma sonucunda Veli ölür ve Abdi Ağa yaralanır. Bunun üzerine Memed kaçar. Eşkıya Deli Durdu’nun çetesine katılır. Memed iyi bir nişancıdır, hızlıdır, çeviktir. Bir Türkmen obası baskınında Deli Durdu’nun merhametsiz davranışlarından rahatsız olan Memed ve iki arkadaşı Türkmen beyini kurtarırlar ve çeteden ayrılırlar. Abdi Ağa, Hatçe’yi Veli’yi öldürmek suçundan hapishaneye attırır. Bir gece köye gelen Memed, annesinin Abdi Ağa’nın adamları tarafından dövülerek öldüğünü ve Hatçe’nin hapiste yattığını öğrenir. Abdi Ağa eşkıya olan Memed’in korkusundan köyden ayrılmıştır. Memed iz sürmesi için Topal Ali’yi çağırır. Topal Ali tüm bunların kendi başının altından çıktığını düşündüğü için pişmandır. Memed’e canı gönülden yardım eder. Abdi Ağa’yı bulduklarında Memed ve Cabbar evi ateşe verirler. İçerden kimse çıkmayınca Abdi Ağa’nın yanarak öldüğünü düşünürler. Memed, Değirmenoluk’a gider ve Abdi Ağa’nın artık öldüğünü, kimseden korkmamalarını ve gelirlerini paylaşmamalarını köylüye söyler. Köylü bayram eder, halaylar çekilir. Ancak Abdi Ağa’nın ölmediği haberi gelince köylüler korkuyla evlerine kapanır. Abdi Ağa tarlalarının dağıtıldığını duyunca çok sinirlenir. Memed’i ortadan kaldırmak için kendisi gibi çok hırslı olan Ali Safa Bey ve onun adamlarından yardım ister. Memed, Ali Safa Beyin en güçlü adamı olan Kalaycı’yı çatışma sırasında vurur. Böylece Memed’in efsanesi köyler arasında hızla yayılır. Hatçe’nin Kozan hapishanesine götürüleceğini öğrenen Memed dağlık bir bölgede pusu kurarak Hatçe ve yanındaki başka bir mahkum olan Iraz’ı kaçırır. Bir mağaraya yerleşirler. Memed, Hatçe ve Iraz kışı çok zor geçirirler. Yiyeceklerini Topal Ali çevredeki köylerden getirir. Bu sırada Memed’in bir oğlu olur.Jandarmalar onun peşine düşmüştür ve tüm köylülere zulüm ederek ağızlarından laf almaya çalışırlar. Yediği dayak sonrası bir çoban, Memed’i dağın eteklerinde gördüğünü söyler. Jandarma Memed’i kıstırır ve çatışma çıkar. Bu çatışma sonucunda Hatçe ölür. Iraz çocuğu da alıp Gaziantep köylerine gider. Değirmenoluk’a geri dönen Memed af çıktığı için teslim olmayı düşünmektedir fakat hem köylünün Ağa’dan çektikleri, hem de annesinin ve Hatçe’nin ölümü önüne durur. Memed hiç düşünmeden kasabaya gider ve Abdi Ağa’yı vurur. Köye geri dönüp, köylülere özgürce yaşayabileceklerini, tarlaların onlara ait olduğunu söyler ve atıyla uzaklaşır.
2.CİLT
Jandarmalar her yerde  Abdi Ağa’yı öldüren Memed’i ararlar. Onu bulurlar kuşatırlar ama ele geçiremezler. Memed, Vayvay köyünde  Koca Osman’a sığınır. Koca Osman Memed’in köyde olduğunu kimseye söylemez. Çevredeki birçok araziyi ele geçiren Ali Safa Bey’i Vayvay köylüsü çok uğraştırmaktadır. Onları tehdit ederek köyü boşaltmalarını ister. Köyü kurşunlatsa da köy direnir. Yerinin ortaya çıkacağını düşünen Memed oradan ayrılır. Köyüne gidecektir fakat köyün askerlerle dolu olduğunu öğrenir. Abdi’nin yerine zalim Kel Hamza gelmiştir. Köylü Abdi Ağa’yı mumla aramaya başlamıştır. Memed sürekli düşünmeye başlar. Madem  Abdi ölse, Hamza gelir, o ölse yerine başka biri gelir yani bir ağa gider diğeri gelir. O zaman uğraşmak ne işe yarar?
30 yaşlarında ince, uzun ve yiğit bir adam olan İdris Bey, büyük bir aşiretin başındadır. Mebus ve Mustafa Kemal’in sağ kolu olan Arif Saim Bey ise Çukurova’da verimli topraklar aramaktadır. İdris Bey’in toprağını almak ister. İdris Bey reddettiğinde iftira ile onu hapse attırır.  Toprağını satıp hapishaneden çıkan İdris Bey. Vayvay köyüne gider. Ali Safa köylünün İnce Memed’den güç aldığını anlar ve İnce Memed’i öldürmesi için İdris Beyi görevlendirir. İdris Bey Memed’i bulur ama onu öldürme girişiminde bulunmaz, onunla kardeş olur. Çarpışmalarda yaralanan Memed, Koca Osman’ın evine sığınır. İnce Memed’in köylerinde olmasından cesaret alan köylü Ali Safa’nın tarlalarını ateşe verirler, atlarını çalarlar,geceleri konağını kurşunlarlar. Köyde kalması tehlikeli olan Memed köyün biraz dışındaki bostanlığa yerleştirirler. Köse Halil ve genç yaşta dul kalmış olan Seyran kız ona bakarlar, iyileştirirler. Ara sıra İdris bey bostanlığa uğrar, Memed’le işbirliği yaparlar. İdris Bey, Arif Saim’le çarpışmaya gider ama arkasından vurularak öldürülür. Ali Safa köylüye gözdağı vermek için Ferhat Hoca’yla, Yobazoğlu’nu hapse attırır ve köyün suyunu keser. Köylünün çoğu köyü terk ,eder. Memed Ali Safa’nın konağına girer ve onu öldürür. Oradan Hamza’nın peşine düşer ve onu da öldürür. Daha sonra Memed’den haber alınamaz.
3.CİLT
Ali Safa Bey’in öldürülmesiyle kasabadaki ağaları, beyleri, zenginleri bir korku sarar. Yılanın başı küçükken ezilmelidir. İnce Memed’in köylülere ümid olması engellenmelidir. Çukurova’nın en  zenginlerinden olan Murtaza Ağa, Ali Sami Bey’den habersiz, Ankara’ya bir sürü tel çeker. Topal Ali’nin, İnce Memed’in adamı olduğunu düşünererk kendini güvene almak için onu giydirir, kuşatır, en yakın adamı, kardeşi yapar. Ali Safa Bey’in gömülmesinden sonra jandarmalar, İnce Memed’in peşine düşer. Jandarmalar İnce Memed’in etrafını çevirirler. Çatışma sonucu eşkiyaların hepsi ölmüştür. Köylüler İnce Memed’i ölüsünü teşhis ederler, ağıt yakarlar. Haberi alan Murtaza, artık ihtiyaç duymadığı Topal Ali’yi verdiği her şeyi  geri alarak, ağır hakaretlerle don gömlek evden kovar. Yüzbaşı Faruk büyük bir merasimle karşılanır. Vayvaylılar üzüntülüdür. Seyran, kasabaya gelir. Memed’in ölen eşkiyalar arasında olmadığını görür. Ölülerin yakınları gelerek cenazeleri teslim alırlar. İnce Memed sanılan kişinin Kara Osman olduğu ortaya çıkar. Yüzbaşı çaresiz kalır. Murtaza’nın etekleri tutuşur. Geri dönmesi için Topal Ali’nin ayağına gelir, ona yalvarır, vaatlerde bulunur, onu tehdit eder. Ali hiç karşılık vermez. Molla Duran, Murtaza’dan, Topal Ali’nin methini duyunca, Topal Ali’yi çağırır, onu yanında çalışmaya ikna eder.
Değirmenoluk’tan Hürü Ana orası senin burası benim dolaşarak  Memed’in izini bulur. İnce Memed yaralıdır, yarası ağırdır. Onu iyi edebilecek tek kişi Kırkgöz Ocağındaki Anacık Sultan’dır. Hürü Ana, O’na gider. Anacık Sultan ve Hürü Ana yola düşer.
Murtaza Ağa, öldürüleceği korkusuyla ne yapacağını bilemez haldedir.  Kürt Rüstem vasıtasıyla eski eşkıya Bayramoğlu ile anlaşmaya çalışır. Bayramoğlu kabul etmez. Çiçeklideresi’nden Mahmut Ağa ile karşılaşır. Mahmut okumuş, acımasız biridir. “Atına adam çiğneten Çiçekdereli Mahmut Ağa” olarak bilinir. İnce Memed’i yakalama sözü verir.
Arif Saim bey, kasabanın ileri gelenlerini toplar, Ankara’ya giden bütün telgraflar, kimse görmeden kendisine ulaşmıştır. Burası onun bölgesidir. Küçücük bir eşkıya olayını abartıp Ankara’ya tel üzerine tel çekmeleri onu çok sinirlendirmiştir.
İnce Memed iyileşir, Hürü ananın evine gelir, ona eşkıyalığı bıraktığını, uzaklara gideceğini söyler. Anacık Sultan’a gider. Anacık Sultan, ona bir yüzük verir. Bu yüzükten sonra ona kurşun işlemeyeceğine dair rivayetler alır başını gider. İnce Memed, Seyran’ın köyüne gider, Seyran’la evlenir. Memed, Ferhat Hoca ve Yobazoğlu’nu hapisten kaçırır. Eşkıya Kuzgun Veli, affedilmesi karşılında İnce Memed’i öldürebileceğini söyler fakat başarısız olur. Onun ölümünden sonra bazı adamları İnce Memed’e katılır. Jandarmalarla çatışmalar olur. Çiçeklideresi’ne kaçarlar. Tazı Tahsin, onları, Mahmut Ağa’ya bildirir. Gece, Mahmut Ağa ve adamları, İnce Memed çetesini yakalar. Ağa ve adamları eğlenirken, köylüler İnce Memed ve arkadaşlarını kaçırırlar. Mahmut Ağa, köyü terk etmeleri için köylüye on gün süre verir. Köylünün durumunu öğrenen İnce Memed,  Murtaza’nın evinde olduğunu öğrendiği Mahmut Ağa’yı öldürür. Murtaza’yı ise Topal Ali  için sağ bırakır.
4.CİLT
Eşkıyalığı bırakan Memed ve Müslüm, Ferhat Hoca’nın arkadaşı Abdülselam Hoca’nın denize yakın köyüne giderler. Hoca, Memed’i köylüye yeğeni olarak tanıtır. Ona arazi ve ev alırlar. Evi dayayıp döşerler. Seyran ve Hürü Ana köye gelir. Memed çok sevinir. Mutludurlar.  
İnce Memed çetesi, yani Ferhat Hoca, Kasım, Temir, Şahan… Sarı Sultanoğlu’nun Konağı’nı soymaya karar verirler, bunu o güne kadar kimse yapmamıştır. Sarı  Sultanoğlu, istenilen bin altını verir. Ama Ferhat Hocaların peşine düşer. Sığındıkları köyden ayrılırlarken yedi genç çeteye katılır, hepsi de Memed’dir. (Bundan sonra yedili gruplar halinde Memed çeteleri oluşur.)
Öğretmen Zeki Nejad, ağalara, haksızlığa ateş püsküren  aydın bir insandır. Memed’le iyi anlaşırlar. Köye çeltik eken Şakir Ağa yüzünden herkes sıtma olmuştur, çok kişi, çok bebek ölür. Memed ve Nijad, Ankara’ya tel üstüne tel çekerler. Yüzbaşı, Albay, sağlık müdürü ve birçok  kişi  onlarla birlik olsa da başarılı olamazlar. Zeki Nijad öldürülür, katil bellidir ama hiç yakalanamayacaktır.
 İnce Memed çetesine, Ferhat Hoca’ya, yeni Memedler katılır. Jandarma ve Sarı Sultanoğlu’nun adamları ile çatışırlar. Kasabada ve köylerde İnce Memed’le ve atıyla ilgili türlü söylenceler yayılmakta ve İnce Memed bir efsaneye dönüşmektedir. Toros köylerindeki bütün çocuklar, herkes “Memed” adını almaktadır. Eşraf, ağalar sıkıntılıdır. Topal Ali’yle barışan Murtaza Ağa  Memed’in eşkıyalığı bıraktığını duyunca yine Topal Ali’yi aşağılar ve kovar.  
Ağalar, ırgatların paralarını ödemez.  Paralarını alamayan ırgatlar, Şakir Ağa’nın konağından başka beş konağı yıkarlar. Memed, ırgatların ayaklanmasına sevinir, silahlarını kuşanır, sevdikleriyle vedalaşır, Şakir Ağa’yı öldürür ve kendi topraklarına Ferhat Hocanın yanına döner.    
Kasaba eşrafı gizlice Arif Saim Bey’i soydururlar. Soygunu da İnce Memed üzerine yıkarlar. Böylece Arif Saim Bey’i İnce Memed’e karşı harekete geçireceklerdir. Arif Saim Bey  kendini soyduranların kasabalı ağalar olduğunu bilse de artık bu iş çok uzamıştır. İnce Memed’e yataklık edenleri, ona haber ulaştıranları yakalar, onun hakkında araştırmalar yapar. Bayramoğlu’na  Mustafa Kemal’in bunu ondan istediğini söyleyerek İnce Memed’in peşine düşmeye ikna eder. Bayramoğlu takipte eski arkadaşlarına rastlar. Hepsi de Bayramoğlu’nu kınar, yaptığının yanlış olduğunu söylerler.  Bayramoğlu, Memed’in peşindekileri yanıltmaya, ters yönlere gitmeye başlar, bu da eski arkadaşları ve halk tarafından coşkuyla karşılanır. Fakat bu seferde İnce Memed’ten korktuğu söylenerek alay edilir. Buna dayanamayan Bayramoğlu Memed’le çatışmaya karar verir. Bayramoğlu Alidağında onları kuşatır. Memed’in kuşatmayı yarması imkansızdır. Konuşma bahanesiyle  Memed’in yanına gider. Jandarmaları tek başına oyalar ve İnce Memed’in kaçmasını sağlar. Kendisi vurularak ölür. Arif Saim Bey, İnce Memed’e dergahın yüzüğünü vererek onun efsaneleşmesinde büyük etkisi olan Anacık Sultan’ın yakalamasını ister. Yüzbaşı, oldukça yaşlı ve güçsüz olan Anacık’ı alır, kasabaya getirir. Arif Saim, Sultan’a olmadık hakaretler eder. O karşılık vermez, konuşmaz, yemez, içmez. Bir sabah Anacık Sultan, Kertiş Ali ve Yüzbaşı Faruk’un cesedi bulunur. Anacık Sultan dövülerek öldürülmüştür. Anacık Sultan’la kasabaya gelen  Bünyamin de diğerlerini öldürmüştür. Topal Ali olayı gizler. Bu ölümlerden de İnce Memed suçlansa da halktan kimse Sultan’ı onun öldürdüğüne inanmaz. Karafırtına Albay Nazmi Bey, geniş yetkilerle kasabaya gelir. Kış vakti, Memed çetesinin peşine düşer, vardığı köylerde taş taş üstünde bırakmaz, çoluk çocuk herkesi dayaktan yatalak eder, köyler zulüm altındadır. Memed, Karafırtına’ya, Kanlıgedik’te pusu kurar, çatışma  olur, dağa çekilirler. Bu arada ailesinin önünde dövülen ve hakarete uğrayan İlyas Çavuş’un, Karafırtına’yı vurduğu ve kayıplara karıştığı haberi gelir. Binbaşı Nafiz Bey, kasabaya gelir. Arif Saim bütün köyleri Çukurova’ya indirecek ve dağlarda desteksiz kalan Memed çetesini kolayca yakalayacaktır. Köyler boşaltılır. Bunu duyan Memed, öfkelenir. Pusu kurarak birçok jandarmayı ve binbaşıyı yaralar. Ferhat Hoca  çeteyle orada kalır.  Memed, yola düşer. Topal Ali’le buluşarak kasabaya yollanırlar. Memed, Arif Saim’i, Topal Ali de Murtaza’yı öldürür.
 “İnce Memed’den bir daha haber alınmadı, imi timi belirsiz oldu.”


6 Temmuz 2017 Perşembe

ON KÜÇÜK ZENCİ_Agatha Christie

✮✮✮✮
1938’de birbirlerini hiç tanımayan on kişiye, arkadaşları, akrabaları, meslektaşları vs. tarafından tatillerini Zenci Adası’nda geçirmeleri için mektupla davet gelir. Bu on kişi adaya doğru yol alır ve yolda birbirleriyle tanışmaya başlarlar. Konuklar adaya vardıklarında adanın sahibinin hizmetkarları tarafından karşılanıp malikaneye yerleştirilirler. Misafirler odalarına yerleştiklerinde her birinin duvarında On Küçük Zenci hakkında çocuk şarkısına benzeyen bir yazı vardır:
On küçük zenci yemeğe gitti,
Birinin lokması boğazına tıkandı. Kaldı dokuz,
Dokuz küçük zenci geç yattı,
Sabah Biri uyanamadı, kaldı sekiz,
Sekiz küçük zenci Devon’u gezdi,
Biri geri dönmedi. Kaldı yedi,
Yedi küçük zenci odun kırdı
Biri baltayı kendine vurdu. Kaldı altı,
Altı küçük zenci bal aradı,
Birini arı soktu. Kaldı beş,
Beş küçük zenci mahkemeye gitti,
Biri tutuklandı. Kaldı dört,
Dört küçük zenci yüzmeye gitti,
Birini balık yuttu. Kaldı üç,
Üç küçük zenci ormana gitti,
Birini ayı kaptı. Kaldı iki,
İki küçük zenci güneşte oturdu,
Birini güneş çarptı. Kaldı bir zenci.
Bir küçük zenci yapayalnız kaldı.
Gidip kendini astı. Kimse kalmadı.
Saat sekizde yemek salonuna gelen misafirler masanın üzerinde on adet küçük zenci heykeliyle karşılaşırlar ve hepsi odalarındaki yazıdan bahseder, herkesin odasında yazı bulunması çok gariplerine gider ve o sırada arka fondan bir insan sesi işitilir. Gramofondan gelen bu ses odada bulunan on kişinin geçmişte verdikleri kararlarla birilerinin ölümüne neden olduklarını tek tek söyler. Ve suçluların kendilerini savunacak bir şeylerinin olup olmadığını sorar. Odadaki on kişinin geçmişteki ölümler hakkında kendilerince çeşitli mazeretleri bulunmakta ve kendilerini masum görmektedirler. On küçük zenci şiirinin dizelerine uygun bir biçimde davetlilerin sayısı azalmaya başlar. Kimsenin gözünün yaşına bakmadan, acımasızca malikanede ölümler gerçekleşir ve herkes birbirinden şüphelenir. Her ölümden sonra yemek masasındaki zenci heykellerinin sayısı azalmaktadır. Sona kalan iki kişiden biri olan Vera  diğer kişiyi silahla vurur ve kendini asarak intihar eder. İşin ilginci malikanedeki herkes ölmüştür.
Ölen on kişinin içinde olan katilimizden cinayetleri nasıl işlediğini anlattığı mektubun son bölümünden bir not:
“Ve nihayet….

Yazımı bitireceğim ve bir şişeye koyup ağzını sıkıca kapayıp mühürledikten sonra denize atacağım.  Niçin?   Evet niçin?

Daima kimsenin içinden çıkamayacağı esrarengiz bir cinayet işlemeyi arzu edip durmuştum. Fakat şimdi şunu anlamış bulunuyorum ki, hiçbir sanatkar şaheserini sadece kendi görerek tatmin olamaz. Sanatkarı asıl tatmin eden şey eseri değil, onun meydana getirdiği takdir ve alkışlardır. Bütün insanlar önünde şunu itiraf ediyorum ki, ben de ne kadar zeki ve kurnaz olduğumun herkes tarafından takdir edilmesini isteyen bir zavallıyım…”

3 Temmuz 2017 Pazartesi

KIRMIZI PAZARTESİ_Gabriel Garcia Marquez

✮✮✮✮
Bayardo bölgeye henüz yeni taşınmıştır. Her konuda derin bilgiye sahip olması ve mesleğinin bilinmemesi onu halkın gözünde gizemli bir adam haline getirmiştir. Çok zengin bir adam olduğu bilinmektedir. Bayardo herkese evlenecek birini aradığını söyler. Meyhanede otururken meydandan annesiyle beraber geçen Angela’yı görür ve onunla evlenmeye karar verir. Angela'nın ailesiyle konuşur ve anlaşırlar. Şölen gibi bir düğün merasimi tertip eder. Güzel başlayan evlilikleri yalnızca altı saat sürer. Çünkü Bayardo, Angela'nın bakire olmadığını anladığında onu evine geri götürür. Angela'nın kardeşleri Pablo ve Pedro ona bunu kimin yaptığını sorduklarında, Santiago Nasar cevabını alırlar. Bunun üzerine Pablo ve Pedro ellerine kasap bıçaklarını alır ve Santiago'yu öldürmek üzere yola koyulurlar. O sabah, piskopos gemiyle yaşadıkları yerden geçecektir ve bu yüzden tüm yöre halkı çok heyecanlıdır. Santiago Nasar, en güzel giysilerini giyerek piskoposu karşılamaya gider. Pablo ve Pedro ise sabahın o saatinde açık olan tek yer olan meyhanede nasıl olsa oradan geçer fikriyle Santiago'yu beklemeye başlarlar. Karşılaştıkları herkese Santiago'yu öldüreceklerini söylerler. Çünkü her ne kadar şereflerini kurtarmak için onu öldürmek zorunda olsalar bile, temiz kalpli olduklarından Santiago'yu öldürmek istememektedirler ve içten içe birilerinin onları durdurmasını istemektedirler. Santiago'yu öldüreceklerini Santiago dışında herkes öğrenir. Olanları duyan belediye başkanı onları durdurmak için yanlarına gider ve bıçaklarını alarak evlerine gönderir. Fakat onlar tekrar meyhaneye dönerler. Bu sırada Santiago dönerken nişanlısı onu evine çağırır. Santiago'nun kendisine yazdığı mektupların geri verir, ağlayarak kendisini odasına kapatır. Hiçbir şeyden haberi olmayan Santiago, nişanlısının bu tavrı karşısında şaşırıp kalır. Nişanlısının babası ona Pablo ve Pedro'nun öldürmek için kendisini aradığını söylediğinde donakalır ve evine doğru yürümeye başlar. Onu gören Pablo ve Pedro ise peşine takılarak onu takip etmeye başlar. Santiago evinin kapısından içeri gireceği sırada, Pablo ve Pedro, Santiago'yu defalarca kez bıçaklarlar. Santiago, eve girer ve mutfağın ortasında yere yığılır.